Harf İnkilabı’nın Türk ve Dünya Basınındaki Yankıları
Emine KISIKLI
Başkent Üniversitesi Atatürk İlkeleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Öğretim Görevlisi, ANKARA
Anahtar Kelimeler: Harf İnkılabı,Dolmabahçe Sarayı’nda Harf İnkılabı çalışmaları,Falih Rıfkı Atay,Yunus Nadi,Cumhuriyet gazetesi
Özet
Harf İnkılabı basit bir yazı değişiminden ibaret olmayıp, halkı okuryazar yapmayı, Arap kültürünün etkisinden kurtarmayı ve çağdaş cumhuriyet bireyleri oluşturmayı hedeflemektedir. İstanbul Dolmabahçe Sarayı'nda kararlaştırılan yeni harflerin I Kasım 1928'de TBMM'nde kabul edilmesi ve Harf İnkılabı'nın resmiyet kazanmasıyla birlikte Türk basınına yeni harfleri halka öğretme konusunda büyük sorumluluk düşmüştür. 1 Kasım 1928'den önce yeni harflerin uygulanması konusunda yaşanabilecek sorunları etraflıca tartışan Türk basını, 1 Kasım 1928'den sonra yeni harfleri halka öğretmede bir okul vazifesi görmüştür. Bu süreçte Yunus Nadi'nin Cumhuriyet gazetesi Harf İnkılabı'nın yılmaz savunucusu olmuştur. Yeni harflerin kabulü tüm dünyada derin yankı uyandırmış, Türkiye'nin Batılılaşması yolundaki bu adımdan büyük memnuniyet duyulmuştur. National Geographic Magazine 1929 yılında Harf İnkılabı'nı özel bir sayı ile dünyaya anlatırken, İtalyan Messaggero Harf İnkılabı'nı Türk rönesansı olarak değerlendirmiştir.
1 Talat Tekin, Tarih Boyunca Türkçenin Yazısı, Ulusal Kültür, 1 Şubat 1978, s.17 vd.
2 Enver Ziya Karal, Osmanlı Tarihinde Türk Dili Sorunu, Bilim ve Kültür ve Öğretim Dili Olarak Türkçe, Türk Tarih Kurumu Yayını, Ankara, 1978, s.65; Selami Kılıç, “Türkiye’de Latin Harfleri Meselesi (1908-1928)”, Atatürk Yolu, Mayıs 1991, Yıl:4, Cilt:2, Sayı:7, s.551 vd.
3 Necip Kaskatı, “Atatürk’ün Selânik’teki Hülyaları”, Cumhuriyet gazetesi, 19 Ağustos 1948.
4 Mahzar Müfit Kansu, Erzurum’dan Ölümüne Kadar Atatürk’le Beraber, Türk Tarih Kurumu, C.I.,Ankara 1966, s.131.
5 Atatürk’ün Fikir ve Düşünceleri , Haz:Utkan Kocatürk, Atatürk Araştırma Merkezi Yayını, Ankara 1999, s.121.
6 Atatürk’ün Fikir ve Düşünceleri, s.122.
7 Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri (1906-1938), Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Yayını, C.II., Ankara 1981, s.18.
8 Atatürk’ün Fikir ve Düşünceleri, s.128.
9 Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, C.I.,s.359.
10 Ahmet Bekir Palazoğlu, Başöğretmen Atatürk (1919-1928), TC Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Araçları ve Donatım Dairesi Başkanlığı Yayını, C.I, Ankara 1991, s.283-284.
11 Kazım Paşa demecinde; Acaba Latince kabul edilebilir mi? Bu kabul edildiği gün memlekette karışıklık yaşanır. Her şeyden önce bizim kütüphanelerimizi dolduran mukaddes kitaplarımız, tarihimiz ve binlerce cilt asrımız, bu lisanla yazılmış iken, büsbütün başka bir şekilde olan bu harfleri kabul ettiğimiz gün en büyük felakete yol açılmış, bütün Avrupa’nın eline güzel bir silah verilmiş olunur. Bunlar İslam alemine Türk, ecnebi yazısını kabul etmiş ve Hristiyan olmuştur der, demiştir. Hakimiyet-i Milliye, 5 Mart 1923.
12 Kılıçzade Hakkı Bey cevabında Karabekir Paşa Hazretleri’nden rica ederim. Biz yalnız Müslüman mıyız ? Yoksa hem Türk, hem Müslüman mıyız ? Eğer yalnız Müslüman isek, bize Arap harfleri ve Arap dili lazımdır ve ilim olarak Kur’an yetişir. Eğer Türk isek, Türk kültürüne muhtacız. Bu kültür ise her şeyden evvel dilimiz ile başlayacaktır, demiştir. M.Şakir Ülkütaşır, Atatürk ve Harf Devrimi, Ankara1973, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu , Türk Dil Kurumu Yayını, Ankara 1973, s.44-45.
13 Agah Sırrı Levend, “Latin Harfleri Meselesi”, Milli Kültür, Atatürk Özel Sayısı, Aralık 1988, Sayı.63, s.395.
14 Ülkütaşır, age, s.52.
15 Bilal N. Şimşir, Türk Yazı Devrimi, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Türk Tarih Kurumu Yayınları XVI. Dizi-Sayı: 60, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1992, s.69.
16 Bu tartışmalara katılan on altı yazardan İçtihat dergisini çıkaran Dr. Abdullah Cevdet, Galatasaray Lisesi Edebiyat Öğretmeni Rafet Avni (Aras), ve Freiburg Üniversitesi Doğu Dilleri eski öğretmeni Mustafa Hamit Bey Latin yazısının alınmasını desteklemiş, Ali Canip (Yöntem), Ali Ekrem (Bolayır), Muallim Cevdet (İnançalp), İbrahim Alaettin (Gövsa), Necip Asım (Yazıksız), Avram Galanti (Bodrumlu), Hüseyin Suat (Yalçın), Halil Nimetullah (Öztürk), Velet Çelebi (İzbudak), İbrahim Necmi (Dilmen), Halit Ziya (Uşaklıgil), Budapaşte’den Zoltan Gombocz Latin harflerinin alınmasına karşı çıkmış, Mustafa Şekip (Tunç) ise çekimser kalmıştır. Şimşir, age, s.75.
17 Zeynep Korkmaz, Türk Dilinin Tarihi Akışı İçinde Atatürk ve Dil Devrimi, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Yayınları, Sayı:147, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara 1963 , s.38.
18 Şimşir, age, s.157.
19 Korkmaz, agm, s.37.
20 Şimşir, age, s.69.
21 Şimşir, age, s.72.
22 Şimşir, age, s.64.
23 Akşam, 31 Mart 1926.
24 Akşam, 2 Nisan 1926.
25 Akşam, 24 Nisan 1926.
26 Akşam, 14 Nisan 1926.
27 Celal Nuri İleri, Türk İnkılâbı, Kaknüs Yayınları, İstanbul 2000, s.145 vd.
28 Şimşir, age, s.85.
29 Şimşir, age, s.85.
30 Şimşir, age, s.159.
31 Atatürk’ün Bütün Eserleri, Cumhuriyet’in 80. Yılı Armağanı, Kaynak Yayınları, C.22, (1927-1929), Ankara 2007, s.148.
32 Falih Rıfkı Atay, Mustafa Kemal’in Mütareke Defteri, Sel Yayınları, İstanbul 1955, s.54-56.
33 TBMM’ne bir önerge veren hükümet, Madde 1-Devlet, vilayet, şehr-emâneti (belediye) gibi resmi yerlerin yazı işlerinde uluslar arası rakamların kullanılması mecburidir. Madde 2-Bu kanun 1 Haziran 1928 tarihinden itibaren geçerlidir. Madde 3-Bu kanunu uygulamaya İcra Vekilleri Heyeti (Bakanlar Kurulu) yetkilidir, demiş ve bu önergenin kanunlaşmasıyla uluslar arası rakamların kullanılması mecbur hale getirilmiştir. Ülkütaşır, age, s.58.
34 Utkan Kocatürk, Kaynakçalı Atatürk Günlüğü, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi Yayını, Ankara 1999, s.413.
35 Vakit, 10 Ağustos 1928; Hakimiyet-i Milliye, 11 Ağustos 1928. ; Söylev ve Demeçler, C.II, s.251-253; Şevket Süreyya Aydemir, Tek Adam, Remzi Kitabevi, C.III. İstanbul 1993, s.318.; Ülkütaşır, age, s.64.
36 Ülkütaşır, age, s.73.
37 Ahmet Niyazi Banoğlu, Atatürk’ün İstanbul’daki Hayatı (1899-1919-1927-1932), C.I., Milli Eğitim Bakanlığı Basımevi, İstanbul 1973, s.219; Yunus Nadi Bey bu görüşmeye ilişkin olarak şu bilgileri vermektedir: …Gördüğüm manzara Gazi’nin büyük bir iş görmeye has zamanlarından ve tarzlarından birinin manzarası idi…Gazi’nin gördüğü ve göreceği büyük işler çoğunlukla halkın, vatan ve milletin işleridir. Gazi: -Gel bakalım Yunus Nadi Bey dedi. Yeni harflerle meşgulüz. Başvekili imtihan ettim. Netice iyidir. Şu sandalyeyi alarak masaya katıl. Senin imtihan sıran da gelecektir. -Masada yerimi aldım. Önüme sunulan kalem ve kağıdı sahiplendim. Zaten başlamış olan bir bahis devam ediyordu. Yeni harfler hakkında kendini yetkili gören biri tarafından ileri sürülmüş fikirler okunuyor ve onlar üzerinde konuşuluyordu…Doğrusunu itiraf etmek lazım gelirse, şahsen yeni harflerle fazla meşgul olmuş olmadığım için gelecek imtihan sıramın utandıracak müşkülat arz edeceğini düşünerek sıkılıyordum. Nihayet bu sıra geldi. Reis-i Cumhur Hazretleri’nin dikte ettikleri üç beş cümleyi bazı kelimelerin bazı harflerinde ciddi tereddüdlerle yazdım. Muayene olunmaya başladı…Oh! O kadarına kendim de şaşmak üzere hayli muvaffak olmuşum. Cumhuriyet , 19 Ağustos 1928.
38 Ülkütaşır, age, s.75; Aydemir, Tek Adam, C.III., s.319; Nevin Yazıcı-Emine Kısıklı, “Yeni Türk Devletinin Oluşumunda ve Atatürk’ün Hayatında Dolmabahçe’nin Yeri ve Önemi”, 150. Yılında Dolmabahçe Sarayı Uluslar arası Sempozyumu, Bildiriler, C.I.,İstanbul, 2007, s.143 vd.
39 Bu önergede:1-Milleti cehaletten kurtarmak için kendi diline uymayan Arap harflerini terk edip, Latin esasından alınan Türk harflerini kabul etmekten başka çare yoktur.2-Komisyonun teklif ettiği alfabe, hakikaten Türk alfabesidir, Türk milletinin bütün ihtiyaçlarını temin etmeğe kafidir. 3-Sarf (gramer) ve imla kaideleri lisanın ıslahını, inkişafını, milli zevki tatbik ederek gelişme gösterecektir. Yeni Türk harfleriyle lisana ve imlaya ilk şeklini vermek için komisyonun projesi en kısa ve en pratik olanıdır. Banoğlu, age, C.I., s.233; Ülkütaşır, age, s.76’da bu önergenin İsmet İnönü tarafından komisyona verildiği kaydedilmektedir.
40 Yeni Türk Alfabesi konusunda TBMM’ ne verilen kanun tasarısının içeriği şöyledir: 1-Şimdiye kadar Türkçeyi yazmak için kullanılan Arap harfleri yerine, Latin esasından alınan ve merbut cedvelde şekilleri gösterilen harfler (Türk harfleri) unvan ve hukuku ile kabul edilmiştir. 2-Bu kanunun neşri tarihinden itibaren devletin bütün dairelerinde ve müesseselerinde ve bilcümle şirket, cemiyet ve hususi müesseselerde Türk harfleri ile yazılmış olan yazıların kabulü ve muameleye konulması mecburidir. 3-Devlet dairelerinin her birinde Türk harflerinin devlet muamelâtına tatbiki tarihi 1929 Kanun-i Sanisinin/ Ocak birinci gününü geçemez. Şu kadar ki, evrak-ı tahkikiye ve fezlekelerinin ve ilanların ve matbu muamelât cedvel ve defterlerinin 1929 Haziranı ibtidasına (başlarına) kadar eski usulde yazılması caizdir. Verilecek tapu kayıtları ve senetleri ve nüfus ve evlenme cüzdanları ve kayıtları ve askeri hüviyet ve terhis cüzdanları 1929 Haziranı ibtidasından itibaren Türk harfleri ile yazılacaktır. 4-Halk tarafından vaki müracaatlardan eski Arap harfleri ile yazılı olanlarının kabulü 1929 Haziranının birinci gününe kadar caizdir. 1928 senesi Kanun-i Evvelinin/Aralık ibtidasından itibaren Türkçe hususi veya resmi levha, tabela, ilan, reklam ve sinema yazıları ile keza Türkçe hususi, resmi bilcümle mevkut (süreli yayın), gayr-i mevkut gazete, risale ve mecmuaların Türk harfleriyle basılması ve yazılması mecburidir. 5-1929 Kanun-i Sanisi ibtidasından itibaren Türkçe basılacak kitapların Türk harfleriyle basılması mecburidir. 6-Resmi ve hususi bütün zabıtlarda 1930 Haziranı ibtidasına kadar eski Arap harflerinin stenografi makamında istimali (kullanılması) caizdir. Devletin bütün daire ve müesseselerinde kullanılan kitap, kanun, talimatname, defter, cedvel, kayıt ve sicil gibi matbuaların 1930 Haziranı ibtidasına kadar kullanılması caizdir. 7-Para ve hisse senetleri ve bonolar ve esham (hisse senedi) ve tahvilat ve pul ve sair kıymetli evrak ile hukuki mahiyeti haiz bilcümle eski vesikalar değiştirilmedikleri müddetçe muteber (geçerli) dirler. 8-Bilumum bankalar, imtiyazsız şirketler, cemiyetler ve müesseselerin bütün Türkçe muamelatına Türk harflerinin tatbiki 1929 Kanun-i Sanisinin birinci gününü geçemez. Şu kadar ki, halk tarafından mezkur (adı geçen) müesseselere 1929 Haziranı ibtidasına kadar eski Arap harfleriyle müracaat vaki olduğu taktirde kabul olunur. Bu müesseselerin ellerinde mevcut eski Arap harfleriyle basılmış defter, cedvel, katalog, nizamname ve talimatname gibi matbuaların 1930 Haziranı ibtidasına kadar kullanılması caizdir. 9-Bütün mekteplerin Türkçe yapılan tedrisatında Türk harfleri kullanılır. Eski harflerle matbu (basılmış) kitaplarla tedrisat icrası memnu (yasak) dur. 10-Bu kanun, neşri tarihinden muteberdir. 11-Bu kanun ahkamını (hükümler) icraya, İcra Vekilleri Heyeti memurdur. Türk Parlamento Tarihi, TBMM-, Dönem 1927-1931, Hazırlayan: Kazım Öztürk, Türk Parlamento Tarihi Araştırma Grubu, C.I, Ankara 1995, s.116-117 ; Ülkütaşır, age, s.79 -80.
41 Atatürk’ün Fikir ve Düşünceleri, s. 147.
42 Milliyet, 24 Ağustos 1928;Söylev ve Demeçler, C.III, s.82-83.; Banoğlu, age, C.I., s.220 vd.
43 Şimşir, age, s.186.
44 Ülkütaşır, age, s.95-96.
45 Mustafa Kemal demecinde: Bu sakat zihniyet sahipleri hakkında söylenecek şey şudur: Bu ahmaklar, niçin hala milletin sözüne, milletin kalbine, milletin arzusuna kulaklarını vermekten çekinirler. Efendim! arzu, talep, irade bizim, kimsenin değil, milletindir. Biz onun bu işaret olunan maddi ve manevi ihtiyaçlarını ifaya memur adamlarız. Kendi kendimize selahiyet-i mutlaka iddiasıyla ortaya çıkmak hakkımız mıdır?...Hiç kimse merak etmesin. Türk milleti şuurla ve asırların hayatında açtığı devasız yaraları saracağı inancıyla gerçeği görmüş, kurtuluşunu hızlı adımlarla gerçekleştirmeye karar vermiştir. Buna engel olmak isteyeceklerin akıbeti, Türk’ün ayakları altında ezilmektir! Eğer millet bu hususta herhangi bir zorluk ile karşı karşıya kalırsa, ben ve arkadaşlarım tereddüt etmeden bu kuvvetli ayakların önünde naçiz bir millet fedaisi oluruz, demiştir. Ülkütaşır, age, s.95.
46 Yücel Özkaya, “Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın İstanbul Gezileri”, Atatürk Yolu, Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Dergisi., C.IV, Sayı:14, Kasım 1994, s.190.
47 Atatürk’ün Tamim Telgraf ve Beyannameleri, C.IV, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi Yayını, Ankara, 1991,s.590-591.
48 TBMM Zabıt Ceridesi, C.IV, (1 Teşrin-i Sani/Kasım), s.9.
49 Şimşir, age, s.235.
50 Emine Kısıklı, 80. Yıldönümünde Harf İnkılâbı ve Millet Mektepleri, Atatürk Haftası Armağanı, 10 Kasım 2008, Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı (Atase) Yayını, Ankara 2008, s.170.
51 Hakimiyet-i Milliye, 10 Temmuz 1928.
52 Hakimiyet-i Milliye, 14 Eylül 1928
53 Hakimiyet-i Milliye, 31 Temmuz 1928.
54 Cumhuriyet, 20 Ağustos 1928.
55 Hakimiyet-i Milliye, 25 Ağustos 1928.
56 Hakimiyet-i Milliye, 18 Eylül 1928.
57 Akşam , 2 Ağustos 1928.
58 Hakimiyet-i Milliye, 2 Ağustos 1928.
59 Vakit, 3 Ağustos 1928.
60 Cumhuriyet, 10 Ağustos 1928.
61 Hakimiyet-i Milliye , 10 Ağustos 1928.
62 Hakimiyet-i Milliye, 6 Eylül 1928.
63 İkdam, 15 Ağustos 1928.
64 Vakit, 16 Ağustos 1928.
65 İkdam, 20 Ağustos 1928.
66 Hakimiyet-i Milliye, 1 Eylül 1928.
67 Cumhuriyet, 17 Ağustos 1928.
68 Milliyet , 3 Eylül 1928.
69 Milliyet, 19 Eylül 1929.
70 Orhan Türkdoğan, Sosyal Hareketlerin Sosyolojisi, Kültür Bakanlığı Yayını, Ankara 1988, s.3 vd.
71 Cumhuriyet, 4 Ağustos 1929.
72 Şimşir, age, s. 163.
73 Şimşir, age, s. 189.
74 Şimşir, age, s. 165.
75 Şimşir, age, s.255-256.
76 Şimşir, age, s.165-166.
77 Şimşir, age, s.253-254.
78 Bekir Sami Seçkin, Türk Devrim Tarihinde 1928, Ulusal Kültür, Ekim 1978, Sayı:2, s.53.
79 Ülkütaşır, age, s.124.
80 Şimşir, age, s.270.
81 Şimşir, age, s.268.
82 Şimşir, age, s.297.
83 Ülkütaşır, age, s.127.