Ahmet Faruk GÜLER

75.Yıl Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni / Elazığ

Anahtar Kelimeler: Mustafa Necati Sepetçioğlu,Arketip,Yüce Birey,kolektif bilinçdışı,Sarı Hoca,Küpeli Hafız

Özet

Tarihi romanlarda yazar, milletin içerisine düştüğü zor ve bir o kadar da kötü durumdan çıkış sürecini, kahramanın dünyasından okuyucularına aktarmaktadır. Kahramanın roman dünyasına girişiyle birlikte mensubu bulunduğu milletin bütün öz değerlerini benliğinde topladığını görürüz. Yazar, milletin içerisinde bulunduğu zorlukları kahramanın dünyasında, gerek sembolik gerekse gerçekleri yeniden kurgulayarak ortaya koyar. Böylece kahraman kendi çilesini değil kendi benliğinde mensubu bulunduğu milletin çilesini de çekecek ve kurtuluş için çaba gösterecektir. İşte bu noktada kahramana yol gösterici olarak, bütün bir milletin değerleriyle donanmış 'Yüce Birey' eserin dünyasında bilge bir kişilik olarak ortaya çıkacak ve kahramanın gelişim ve değişim sürecine doğrudan etki edecektir.

Mustafa Necati Sepetçioğlu'nun Kilit-Anahtar-Kapı üçlemesinde Küpeli Hafız ve Sarı Hocanın şahsında milletin geçmişinden getirdiği değerleri görünür kıldığını görmekteyiz. Milletin bilinçaltında yatan gerçeklerinin Jung'un Arketipsel Sembolizmin bir unsuru olan 'Yüce Birey Arketipi'nden hareketle eserin dünyasında çözümlendiği takdirde taşıdığı değerler ve kahramanın gelişim sürecine olan etkileri bu çalışmada açık bir şekilde gözler önüne serilecektir.